İKİNDİ SOHBETLERİNDE SULTAN I. İZZEDDİN KEYKÂVUS KONUŞULDU

Prof. Dr. Salim KOCA : “Sultan I. İzzeddin Keykâvus, Sinop ve Antalya şehirlerini fethederek 3-4 yıl içinde devleti kara devleti olmaktan kurtarmış, onu kuzeyde ve güneyde doğal sınırlarına ulaştırmıştır.”

İKİNDİ SOHBETLERİNDE SULTAN I. İZZEDDİN KEYKÂVUS KONUŞULDU

Prof. Dr. Salim KOCA : “Sultan I. İzzeddin Keykâvus, Sinop ve Antalya şehirlerini fethederek 3-4 yıl içinde devleti kara devleti olmaktan kurtarmış, onu kuzeyde ve güneyde doğal sınırlarına ulaştırmıştır.”

İKİNDİ SOHBETLERİNDE SULTAN I. İZZEDDİN KEYKÂVUS KONUŞULDU
26 Şubat 2017 - 10:42

Konya Büyükşehir Belediyesi ile Konya Fikir ve Sanat Adamları Derneği ve S.Ü. Selçuklu Araştırma Merkezi’nin ortaklaşa düzenlediği Yaşayan Konya Hafızası İkindi Sohbetlerinde bu hafta Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Salim KOCA “ Türkiye Selçuklu Hükümdarlarının Anadolu Politikası ve Sultan I. İzzeddin Keykâvus” konulu bir konferans verdi.

Tarihin sosyal bir bilim olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Salim KOCA “Tarihten amaç, fayda temin etmektir. Faydasız ilmin faydası yoktur. Tarihteki olayların romanları, tiyatroları ve destanları yazılmalıdır. Batılılar  ‘habbeyi kubbe yaparlar’, kendilerine ait başarıları yüceltirken başarısızlıklarını küçültürler ve yok sayarlar. ” dedi.

Keykâvus'un dokuz yıllık kısa saltanat döneminin sadece Selçuklu tarihinde değil, bütün Türk tarihi içinde örnek olduğunu belirten KOCA “Sultan I. İzzeddin Keykâvus'un saltanatı (1211-1220) kısa sürmüştür. Gerekli azim ve irade gösterildiği takdirde, devlet hayatında 9-10 yıl içinde nelerin yapılabileceğini göstermesi bakımından önemlidir. Keykâvus, ancak 30-40 yıl içinde yapılabilecek işleri sadece 9 yıla sığdırmıştır. Türkiye Selçuklu Devleti, geçirdiği sarsıntılardan sonra Sultan I. İzzeddin Keykâvus'un başarılı idaresi altında istikrara kavuşmuş ve onun başarılı icraatlarıyla Türk tarihinin en parlak dönemlerinden birine sahip olmuştur.” dedi.

Prof. Dr. Salim KOCA, Keykâvus'un devrine damgasını vuran siyasî, askerî ve ekonomik alanlardaki başarılarını şu şekilde ele aldı : “ Trabzon Rum İmparatorluğu, Antalya Rumları ve Ermeni Kontluğu yenilgiye uğratılarak Sinop ve Antalya şehirleri fethedilmiştir. Türkiye Selçuklu Devleti, bir kara devleti olmaktan kurtarılmış, Karadeniz ve Akdeniz sahillerinde doğal sınırlarına ulaştırılmıştır. Böylece devletin emniyeti artmış ve savunması da kolaylaşmıştır. Trabzon Rum İmparatorluğu ve Ermeni Kontluğu üzerinde hâkimiyet kurularak Anadolu'nun siyasî bütünlüğü sağlanmıştır. Ticaret kervanlarına kuzeyde Sinop, güneyde Antalya limanlarıyla Suriye'ye ulaşan kara yolları açılarak Anadolu'nun ekonomik bütünlüğü sağlanmıştır. Böylece kuzey ile güney, doğu ile batı arasında işleyen kara ve deniz transit ticareti Anadolu üzerinde toplanmaya başlamıştır. Sinop ve Antalya limanları vasıtasıyla Selçuklu ekonomisi dünya ticaretine açılmış ve onunla bütünleştirilmiştir. Kıbrıs Frankları ve Venediklilerle yapılan anlaşmalarla, ticarî faaliyetlerin sınırlar ötesinde de akışı sağlanmıştır. Abbasî Halifesi Nasır Lîdinillâh ile kurulan temas sonucunda Fütüvvet Teşkilatı Anadolu'ya getirilmiş ve himaye edilmiştir. Âhîlik adı altında gelişmiştir. Bütün bu faaliyetler, Türkiye Selçuklu Devletinin Sultan I. Alâeddin Keykubât zamanında zirveye ulaşmasında yardımcı olmuştur.” dedi.

YABANLU PAZARI/ULUSLAR ARASI FUARCILIK GELENEGİNİ İLK OLARAK SELÇUKLULAR BAŞLATTI

“Yabanlu Pazarı” ismiyle ilk uluslar arası fuarcılık geleneğini 1.İzzeddin Keykâvus’un başlattığını ve gümrük vergilerini en aza indirerek her türlü malın ülkeye girişine ve ülke dışına çıkışına müsaade ettiğini, sadece kıymetli yer altı madenlerinin ülke dışına çıkışını yasakladığını söyleyen Prof. Salim Koca, “bir ülke kendisini maddeten ve manen geliştirmek istiyorsa, ilerlemek istiyorsa dışa açılmak ve rekabete girmek zorundadır.  Türkler tarih boyunca yardımlaşma ve yarışma halinde yaşadılar. Divân-ı Lügât’it Türk’de 200 kadar yardımlaşma ve yarışma ile ilgili kelime ve kavram vardır. Başka milletlerin lügâtlerinde bu tür kelime ve kavramları göremezsiniz. Türk milleti tarih boyunca siyasî birliğin sağlanması ve güçlü olunması halinde ayakta kalabilmiştir. Bu dün böyle idi, bugün de böyledir, yarın da böyle olacaktır.”dedi.

MOĞOLLAR GAZNE ŞEHRİNE GİRDİKLERİNDE SULTAN MAHMUD’UN KEMİKLERİNİ MEZARDAN ÇIKARIP YAKMIŞLARDIR.

Eyyûbiler Halep Suriye seferinde Keykâvus'un kafasına şüphe sokacak bir plân hazırladığını belirten KOCA “ Plân gereğince, sanki Selçuklu komutanlar ile Eyyûbiler arasında gizli bir ilişki varmış gibi sahte mektuplar yazılmış ve bu mektupların da İzzettin Keykâvus'un eline geçmesi sağlamışlardır. Bunun bir tertip olduğunu anlamayan Keykâvus, komutanları hakkında bir şüphenin içine düşmüştür. Seferin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine Keykâvus komutanlarını yaktırmıştır. Bu olay, İzzettin Keykâvus'un psikolojisini bozmuştur. Keykâvus'un ölmeden önce yaylaya çıkma isteği yerine getirilmiş, Viranşehir’de ölmüştür.”

Program sonunda Prof. Dr. Salim KOCA’ya Koyunoğlu Müze Müdürü Hasan YAŞAR tarafından günün anısına hediye takdim edildi ve Şair İsmail Detseli’nin geleneksel olarak çektiği pişmaniye katılımcılara ikram edildi.