İNSANLIK TARİHİNİN HER DÖNEMİNDE VAR OLAN BİR OLGU: SANAT

Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Güzelyurt Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Nazende Özkanlı, tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirlerin sürekli değiştiğini ve yeni tanımlamaların ortaya çıktığını söyledi.

İNSANLIK TARİHİNİN HER DÖNEMİNDE VAR OLAN BİR OLGU: SANAT

Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Güzelyurt Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Nazende Özkanlı, tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirlerin sürekli değiştiğini ve yeni tanımlamaların ortaya çıktığını söyledi.

İNSANLIK TARİHİNİN HER DÖNEMİNDE VAR OLAN BİR OLGU: SANAT
26 Nisan 2019 - 10:43

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin düzenlediği Felsefe Toplantılarının 93’üncüsünde, “Sanat Felsefesinin Bir Alt Disiplini Olarak Sanat Eleştirisi ve Eser Analizi Üzerinden Örnekler” başlıklı bir sunum yapan Nazende Özkanlı, üç önemli eser üzerinden analizler gerçekleştirdi. Kavramsal olarak sanat tanımını anlatarak sunumuna başlayan Özkanlı, “Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca, neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş alana zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yapılmıştır. Sanat, insanlık tarihinin her döneminde var olan bir olgudur. Her dönemde ve her toplumda sanat, farklı görünümlerde ortaya çıkmıştır” dedi. Sanat felsefesinin, sanatın, sanat yaratmalarının ve sanat beğenilerinin özü ve anlamını konu alan, sadece sanattaki güzellikle ilgilenen bir disiplin olduğuna da dikkat çeken Özkanlı, şöyle devam etti: “Sanat eseri üzerinde felsefi eleştiri yapılabilmesi için, önce sanat yapıtı ontik olarak ele alınır. Yani ontik değerinin bulunması, ondan sonra da yapıtın kendi grubu içerisinde ele alınarak bağlamsal değerinin bulunmuş olması gerekir. Modern ontolojiye göre sanat eserinin iki işlevi vardır; alıcısında estetik kaygı yaratmak ve alıcısına bir iletide bulunmak.”
 
Sunumun son bölümünde Öğretim Görevlisi Nazende Özkanlı, Jan Van Eyck’in “Arnolfini’nin Düğünü,” Antonella de Messina’nın “Saint Jerome” ve Nuri İyem’in “Avaz” isimli eserlerine dair analizlerini paylaştı.